OP. DR. BARIŞ KORKMAZKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı+90 532 223 2379Randevu ve İletişimYORUMLAR
TürkçeEnglish
Menü

Sezaryen Doğum Bursa

Sezaryen Doğum Bursa

Sezaryen Doğum Nedir?

Sezaryen doğum doğumun anestezi altında, karına ve sonrasında rahme yapılan kesi ile gerçekleştirilmesi işlemidir. Cerrahi bir müdahale ile gerçekleşen sezaryenle doğumun çoğu zaman yapılan muayene ve kontroller sırasında kararlaştırıldığını belirtebiliriz.

Ancak kimi zaman vajinal doğum kararı alınmış olmasına karşın, doğum sırasında meydana gelen bir gelişme ya da bebeğin pozisyonu gibi durumlardan kaynaklı olarak da sezaryenle doğuma geçiş yapılabiliyor. Bu doğum şeklinin ardından iyileşmenin ne zaman meydana geldiğini ve dikişlerle ilgili bilgileri aktaracağız. Ancak öncesinde sezaryenle doğumun nasıl yapıldığını daha detaylı ele alalım.

Sezaryen Doğum Nasıl Yapılır?

Öncelikle anne adaylarının sezaryen doğum konusunda herhangi bir endişe duymalarına gerek olmadığını belirtelim. Çünkü gayet konforlu bir süreç eşliğinde işlem tamamlanıyor. Karnın alt kısmına kesi uygulanmadan önce anestezi işleminin yapıldığı bilgisini aktaralım. Dolayısıyla anne adayının keşiden kaynaklı olarak bir ağrı ya da acı hissetmesi asla mümkün olmaz. Karnın alt kısmındaki katmanlara kesi uygulanarak rahme ulaşılır.

Hemen ardından bebek çıkarılır ve göbek kordonu da klemplenir. Halk arasında ‘bebeğin eşi’ olarak adlandırılan plasenta da çıkarılır ve kesi uygulanan yere dikiş atılır. Dikişlerin üzerine de bandaj uygulaması yapılır. Böylelikle sezaryen doğum işlemi tamamlanmış olur. Bu doğum yönteminin süresi çoğunlukla 25 dakika ile 40 dakika arasında değişiyor. Fakat kimi zaman bazı tıbbi nedenlerle doğumun süresinin daha uzun olabileceği de bilinmelidir.

Sezaryen Doğum Kaçıncı Haftada Olur?

Normal koşullarda sezaryen doğum için ideal süre 39 hafta ve 0 gündür. Ancak anne adayı ya da bebek ile ilgili bazı sıkıntılar yaşandığında ya da bir başka deyişle zorunluluklardan kaynaklı olarak daha erken dönemde de doğum yapılması gündeme gelebilir. Bu gibi durumlarda gebeliğin 37. haftası beklenir ve 37. haftasında doğum için gerekli müdahale gerçekleştirilir.

Sezaryen Doğum Zararları Var Mıdır?

Çiftler sezaryen doğum yönteminin cerrahi bir müdahale gerektirdiğini bilmelidir. Bu nedenle söz konusu doğum yöntemi kendi içerisinde bazı riskler barındırıyor. Bu riskleri şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Enfeksiyon,
  • Bebekte solunum problemleri,
  • Kanama,
  • Kan pıhtıları,
  • Operasyon sırasında bebeğin yaralanması,
  • Vajinal doğuma nazaran daha uzun bir iyileşme süresi,
  • Bağırsak veya mesane gibi bir çeşitli organların yaralanması,
  • Bir sonraki gebeliklerde bazı risklerin artması,
  • Adezyonlar, fıtık ve abdominal cerrahinin diğer komplikasyonları.

Bu arada söz konusu doğum yönteminde anestezi uygulaması yapılıyor ve anesteziye bağlı olan risklerin de bu listede yer aldığını belirtmeliyiz. Elbette bu risklerin tamamının gerçekleşeceğine dair bir kanıya varmamak gerekiyor. Sadece anne adaylarının risk tablosu hakkında bilgi sahibi olmasında fayda olacaktır.

Sezaryen Sırasında Neler Olur?

Spinal epidural anestezi altında gerçekleştirilen sezaryen doğum bazen zorunlu durumlar nedeniyle genel anestezi altında da yapılabiliyor. Bu nedenle operasyona başlanmadan önce anne adayına anestezi uygulaması yapılır. Anestezi sayesinde anne adayının herhangi bir acı ya da ağrı hissetmesi engellenir.

El üzerinden ya da koldan damar yolu açılır. Operasyon öncesinde ya da doğum sırasında ilaç kullanılması gerektiğinde ilaçlar açılan bu damar yolundan vücuda gönderilir. Ağrı kesici ilaçlar gerektiğinde ya da işlem sırasında sıvı ihtiyacı olması durumunda damar yolu kullanılır.

Bununla birlikte sezaryen doğum öncesinde anne adayına sonda takılması da gerekebilir. Tüm hazırlıkların tamamlanmasının ardından karnın alt bölümü özel solüsyonlar kullanılarak dezenfekte edilir. Tansiyon ölçümü gibi çeşitli kontrollerin de yapılması ile birlikte operasyona başlanır.

Karın bölgesine kesi uygulanarak bebeğin ve plasentanın çıkarılmasının ardından dikiş aşamasına geçilir. Kesi uygulanan bölgeye dikiş atılması ile birlikte operasyon da tamamlanmış olur. Kesi uzunluğu da kimi zaman anne adayları tarafından merak edilebiliyor. Kesinin uzunluğu 11 cm ile 15 cm arasında değişiyor.

Sezaryen Ne Zaman Gerekli Olur?

Bu sorunun yanıtını 3 başlık altında incelemek gerekiyor. İşte sezaryen doğum gerektiren durumlar arasında en yaygın olan unsurlar!

  1. Anneye Bağlı Sezaryen Nedenleri
  2. Bebeğe ve Plasentaya Bağlı Sezaryen Nedenleri
  3. Doğum Sırasında Saptanan Sezaryen Nedenleri

1. Anneye Bağlı Sezaryen Nedenleri

  • Daha önce rahim ile ilgili miyom ameliyatı gibi bazı cerrahi müdahaleler geçirmiş olmak,
  • Kalça kemiklerinin dar olması,
  • Doğumsal kalça çıkığı olması ya da geçirilmiş pelvik kemik kırıkları sonrası deforme pelvis gibi durumlar,
  • Doğum kanalında bebeğin çıkmasını önleyebilecek ur ya da miyom mevcudiyeti,
  • Genital bölgede aktif uçuk (herpes simplex) enfeksiyonu olması,
  • Genital bölgede kondilom olması,
  • Bazı sistemik hastalıklar.

2. Bebeğe ve Plasentaya Bağlı Sezaryen Nedenleri

  • Doğum ağrıları başlamadan hemen önce tespit edilen veya doğum sırasında saptanan bebeğe ait sıkıntı belirtileri (Fetal distres),
  • Bebeğin doğum yoluna giriş şeklinin beklendiği gibi olmaması,
  • Bebeğin 4000 gr ve üzerinde olması,
  • Plasentanın bebeğin doğum kanalına girmesini engellemesi (Plasenta Previa),
  • Plasentanın doğumdan önce ayrılması ve kanamaya yol açması (Plasenta dekolmanı).

3. Doğum Sırasında Saptanan Sezaryen Nedenleri

  • Normal doğumun gerçekleşememesi ya da doğum süresinin çok fazla uzaması,
  • Doğum sırasında bebekle ilgili olarak saptanan bazı sıkıntılar.

Yukarıda sıralanan unsurlar yaygın olarak yaşanan ve sezaryenin tercih edilmesine neden olan faktörlerdir. Tüm bunların dışında bazı spesifik nedenlerle de doğumun sezaryenle yapılması tercih edilebilir.

Sezaryen Sonrası Dikişler

Sıklıkla merak edilen konulardan biri de dikişler ve iyileşme süreleri oluyor. Her annede sezaryen doğum sonrasında dikişlerin iyileşme süresi aynı olmaz. Ancak bu sürenin sanıldığı kadar uzun olmadığını da belirtmek gerekiyor. Çoğu zaman dikiş atılan bölgede iyileşme birkaç gün içerisinde gerçekleşiyor. Genellikle vücutta kendiliğinden eriyen dikiş ipleri kullanılıyor.

Bu nedenle dikiş alınmasına da gerek olmuyor. Dikiş atılan yerde hafif ödem ve iyileşme olması gayet normaldir. Genellikle bu durum 8 saat ile 10 saat sonrasında kendiliğinden ortadan kalkıyor. Sezaryenin ardından birkaç gün vücudu zorlayan hareketlerin yapılmaması gerekiyor. Çünkü bu hareketler dikişlerin patlamasına neden olabilir ve bu durumda yeniden dikiş atılması gerekir.

Birkaç gün hafif bir ağrı hissedilmesi ise normaldir ve ağrı genellikle dikişlerin uç kısımlarında olur. Bu süre zarfında dikiş atılan yerde uyuşukluk ve hafif bir his kaybı da olabilir. Kısa zamanda bu his kaybı ve uyuşukluk ortadan kalkar.

Dikiş yerlerinde kızarıklık, şişme, kötü kokulu bir akıntı olması gibi durumlarda ise derhal doktorunuza bilgi vermelisiniz. Çünkü bunlar enfeksiyon belirtileridir ve derhal müdahale edilmesi gerekir. Çok hafif bir kanama ilk birkaç saat içerisinde olabilir. Daha uzun süre kanama olması durumunda da doktorunuza başvurmalısınız.

Sezaryen Sonrası İyileşme Süreci

Anneler sezaryen doğum yaptıktan 6 ile 8 saat sonrasında mutlaka ayağa kalkmalı ve yürümelidir. Bunun nedeni bağırsak hareketlerinin hızlanmasını sağlamak ve dolayısıyla anne adayının gaz çıkarmasına yardımcı olmaktır. Gaz çıkarılması kan pıhtısı oluşması riskini ortadan kaldırıyor. İlk hafta gaz çıkarma ile ilgili sorun yaşanabilir ancak bu durumda hareket etmeniz bağırsak hareketlerini hızlandıracaktır.

Operasyondan 3 gün sonra ayakta duş alınabilir. Bununla birlikte doktorun belirttiği süre boyunca cinsel perhiz uygulanması da gerekiyor. Şayet doktorunuz ilaç reçete ettiyse düzenli olarak kullanmalısınız.

Op. Dr. Barış Korkmaz
Hasta Yorumları
Tüm Yorumlar
SORU SOR FORMU
Op. Dr. Barış KorkmazOp. Dr. Barış KorkmazKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
0532 223 2379
0532 223 2379