Doğurganlık dönemi kadınlarda ergenlik dönemi ile birlikte başlar ve menopoz dönemine kadar devam eder. Elbette doğurganlık, bebek sahibi olmak isteyen çiftler için son derece önemli bir zaman aralığıdır. Falleop tüplerinde bulunan yumurta ayın belirli bir döneminde olgunlaşarak döllenme için hazır hale gelir.
Bu dönemde erkek üreme hücreleri yani sperm ile buluşması durumunda döllenme meydana gelebilir ve gebelik için ilk aşama gerçekleşmiş olur. Şayet gebelik oluşmazsa, yumurta adet döneminde meydana gelen kanama ile vücuttan atılır. Ardından rahim kendini yeni bir gebelik için hazırlamaya başlar. Doğurganlık dönemi boyunca bu döngü devam eder. Konuyla ilgili merak edilen detayların tamamına değineceğiz. Ancak öncesinde yumurtlama zamanı belirtilerini gözden geçirelim.
Öncelikle doğurganlık dönemi ve yumurtlama belirtileri konusunda önemli bir ayrıntının altını çizelim. Belirtilerin hissedilmemesi yumurtlamanın olmadığı anlamına gelmez. Bazı aylarda belirtiler net bir şekilde hissedilirken bazı aylarda da hiçbir şekilde hissedilmeyebilir. Bu durum yumurtlama ile ilgili bir sorun olduğu şeklinde yorumlanmamalıdır. Belirtileri hissedilme düzeyi de kişiden kişiye değişkenlik gösterebiliyor. Bazı kadınlar daha şiddetli bir şekilde hissederken bazıları da daha hafif düzeyde hissediyor. Bu durum da tıbbi anlamda bir problem olduğu şeklinde yorumlanmamalıdır.
Genel olarak yumurtlama dönemi belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz:
Bu belirtiler ile birlikte karnın alt kısmında hafif bir ağrı da hissedilebilir. Bu ağrıya neden olan unsur yumurtanın olgunlaşması ve içindeki folikül yüzeyinin de gerilmesidir. Kimi zaman yumurtanın fallop tüplerine salınması esnasında hafif bir yanma hissinin oluşması da mümkündür. Bazı kadınlar uyandıklarında hemen vücut ölçümü yapma yöntemini de tercih edebiliyor. Çünkü yumurtlama döneminde vücut ısısı da bir miktar artar. Bu ısı artışının nedeni progesteron hormonudur. Yumurtalamadan hemen sonra vücut ısısındaki artış 0,5 derecedir ve 24 saat boyunca bu ısı devam eder.
Kadınlar doğurganlık dönemi ile ilgili olarak pek çok detayı merak ediyor. Bunlardan biri de yumurtlama döneminin ne kadar sürdüğüdür. Yumurtanın belirli bir olgunluğa erişerek folikülden çıkması 5 ile 6 gün kadar sürer. Yumurtlamanın gerçekleşmesi ise 24 saattir. Sonuç olarak yumurtlamanın sadece 1 gün sürdüğünün söyleyebiliriz. Yumurtanın folikülden çıkarak fallop tüplerine ulaşmasının ardından 1 gün boyunca canlı kalabildiğini de belirtelim. Bu 1 günlük süre içerisinde kadının hamile kalma şansı devam eder.
Adet döngülerinin ve yumurtlama zamanlarının takip edilmesi işte bu nedenle önem taşıyor. Özellikle hamile kalmak isteyen kadınlar için bu konu daha fazla önem taşıyor. Ovulasyon takviminin takip edilmesi ile gebelik için en doğru zamanın belirlenmesi çok daha kolay olacaktır. Bu dönemde korunmasız cinsel ilişkiye girilmesi ile hamile kalma olasılığını belirgin bir oranda güçlendirir. Bu arada sperm hücrelerinin rahimde uygun koşulların mevcudiyeti durumunda 3 güne kadar uzayabilen bir süre boyunca canlı kaldığı bilgisini de aktaralım.
Kadınlarda doğurganlık dönemi ergenlik dönemine girilmesi ve ilk adet döngüsünün yaşanması ile birlikte başlar. Bu dönem menopoz dönemine kadar devam eder. Ancak yaşın ilerlemesi ile birlikte yumurta rezervleri de azalır. Bu nedenle kadınların ilerleyen yaşlarda hamile kalma olasılıklarında belirgin bir düşüş meydana gelir. Özellikle 35 yaş sonrasında hamile kalma olasılığının daha da düştüğünün belirtebiliriz. Her ne kadar kadınlar menopoza girene dek doğurganlık devam ediyor olsa da gebe kalma şansı yaşla orantılı bir şekilde azalır.
Kadınlarda adet döngüsü farklı zamanlarda gerçekleşir. Adet döngüsünün doğurganlık dönemi ile bir ilgisi yoktur. Bazı kadınlar 22 günde bir adet olurken bazı kadınlar 30 günde bir adet dönemini yaşarlar. Normal koşullarda adet döngüsü 21 gün ile 25 gün arasında değişir. Ortalama olarak adet döngüsünün 28 günde 1 olduğunu söyleyebiliriz.
Bu dönemde kadınların vücudu her ay kendini gebelik için hazırlar. Beyinde bulunan hipotalamus, hipofiz bezini uyarır ve bu sayede FSH ile LH hormonlarının salgılanması mümkün olur. Hormonlar kana karışır ve yumurtlama zamanı gelir. Yumurta olgunlaşır, içinde bulunduğu kesecikten çıkarak fallop tüplerine atılır. Sperm hücresi ile buluşması durumunda döllenme meydana gelir.
Döllenen yumurta rahme doğru ilerleyerek rahme tutunur. Şayet döllenme meydana gelmezse progesteron hormon düzeyi artar ve bu sayede yumurta adet kanaması ile atılır. Adet kanamasının ardından rahim içi dokularda yeniden gebelik için bir hazırlık süreci başlar.
Kadınlar için doğurganlık dönemi hesaplamaları akıl karıştırıcı olabiliyor. İki adet dönemi arasında geçen sürenin 28 gün olduğunu varsayalım. Bu durumda doğurganlık dönemi 14. gün olacaktır. 35 günde 1 adet gören kadının yumurtalama zamanı ise 21. günde olur. Yumurtlama dönemini tespit etmek için özel olarak tasarlanan test çubukları da kullanılabilir.
Tıpkı gebelik testi gibi evde idrar numunesi kullanılarak gerçekleştirilen LH testleri hamilelik elde etmek isteyen kadınlar için yumurtlama hesaplama işlemine gerek bırakmıyor. Vücuttaki hormon seviyesine bağlı olarak yumurtlamanın gerçekleştiği günün tespit edilmesini sağlıyor.
Çok sayıda kişinin doğurganlık dönemi konusunda merak ettiği husus yumurtlamanın olmadığının anlaşılmasıdır. Kadınların kendi kendilerine yumurtalama bozukluğu yaşadığını anlaması pek mümkün olmaz. Genellikle adet düzensizliği ile bu durum kendini belli ediyor. Ancak adet düzensizliği kimi zaman dikkate alınmıyor.
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı ile görüşülmediğinden yumurtlama bozukluğu olduğu da anlaşılmıyor. Doktora başvurulması durumunda ay içerisinde belirli günlerde ultrasın ile muayene işlemin gerçekleştirilir. Bu sayede yumurtlama olup olmadığının anlaşılması da mümkün hale gelir. Bu muayene işleminin acı ya da ağrı vermediğini belirtelim. Dolayısıyla anestezi işlemine de gerek olmaz.
Elbette doğurganlık dönemi dışında hamile kalınması mümkün olmaz. Gebeliğin oluşması için öncelikle kadın üreme hücreleri olan yumurtanın belirli bir olgunluğa erişmesi ve çatlaması gerekir. Bu süreçte erkek üreme hücreleri olan sperm ile yumurtanın uygun koşullarda buluşması, döllenmenin meydana gelmesi gerekiyor. Zira yumurtlama hesaplama işlemi de işte bu nedenle önem taşıyor. Yumurtanın ideal olgunluğa erişmemiş olması ya da çatlamamış olması durumunda döllenme meydana gelemez. Haliyle gebelik oluşması da mümkün olmaz.
Hamile kalabilmek için doğurganlık dönemi hesaplamasının yapılması gerekir. Kadınların hamile kalma olasılığının en güçlü olduğu dönem yumurtlamanın gerçekleştiği 24 saatlik zaman dilimidir. Gebelik elde etmek isteyen kadınlar yumurtlama zamanı hesaplamasını doğru şekilde yaptıklarında hamile kalma olasılıkları da daha güçlü olur.
Ancak adet dönemleri dışında tüm ay boyunca gebe kalma olasılığı da mevcuttur. Bu nedenle istenmeyen gebelik söz konusu olduğunda korunma yöntemlerinin tercih edilmesi gereklidir.